Uppercut Games tarafından geliştirilen ve Mart 2022’de yayınlanan keşif odaklı macera gizem oyunu Submerged: Hidden Depths, serinin ikinci oyunudur. İlk oyuna göre daha fazla alan, daha fazla mekanik ve daha akıcı animasyonlar içeren bu yapımda, kesinlikle bir bölgede ileri geri gidip, sağı ve solu keşfediyor ve çeşitli gizemleri ortaya çıkarıyoruz. Oyundaki amacımız çevreyi keşfedip neler olup bittiğini öğrenmek ve bu keşif sırasında atladığımız küçük teknemiz ile birlikte suda yol almaktır.
Oyunda kendimizi sürekli tırmanırken ve yerleri keşfederken buluyoruz ve bu keşif sırasında çeşitli görsellere göz atabiliyoruz. Oyunda zaman zaman farklı yaratıklarla karşılaşabiliyor, bu yaratıkları araştırıp bu canlıları kişisel günlüğümüze ekleyebiliyoruz. Oyunda etkileşime girebileceğimiz çeşitli çevresel faktörler var, bu faktörlerle birlikte oyundaki sırları çözebiliyor ve yaptığımız atılımlarla birlikte karşımıza çıkan çeşitli bulmacaların üstesinden gelebiliyoruz.
Serinin ilk oyununa göre daha fazla içerik barındırıyor.
İlk oyuna göre daha fazla özellik ve mekanik barındıran bu oyunda tabii ki ilk oyunu oynadıysanız karakterlerin değişimine şahit olabilirsiniz. Oyundaki karakterlerimizin değişimi açısından (belki beğenirsiniz belki beğenmezsiniz) daha çizgi filmvari bir yapıya bürünmüştür. Oyunda 2 farklı karakter var ve bu karakterler ile beraber kendi yolumuzu çizebiliyoruz. Oyunda kullandığımız karakterlerin herhangi bir avantajı veya dezavantajı yok, sadece bazı bölgelerde kadın karakteri, bazı bölgelerde ise erkek karakteri kullanabiliyoruz. Ancak kullanımları tamamen aynıdır, bu nedenle rastgele bir animasyon veya mekanik değişiklik yoktur. Bu nedenle, sadece görüntüde bir değişiklik var.
Oyunda daha çok kadın karakter kullanılmış olup, erkek karakter ise sadece günlük araştırmalarda kullanılmaktadır. Yani bir yerde ve bir binada günlük varsa erkek karakter bu günlüğü almak için hiç hata yapmadan bu binaya doğru ilerleyebilir ve bölgenin araştırmasını tamamlayabilir.
Oyunun temeli keşiftir.
Bu keşif odaklı macera, gizem oyunu içerisinde belirli bir bölgede yer alıyor ve tamamen bu bölgenin keşfini yapıyoruz. Oyunda sular altında kalmış bir şehirde yer alıyoruz ve bu sular altında kalmış şehri incelemeye başlıyoruz ve çeşitli yapılara girebiliyoruz. Her binaya girememesi adettendir ama belli alanlar vardır. Bu ana alanlara girerek oyunu sonlandırabiliriz.
Oyunda yapacaklarımız belli. Bunların ortasında tekne ile sağa sola gitme durumu, teleskopumuzu elimize alıp orada ne var ne yok görme olayı ve çevreyi araştırıp bulduğumuz nesneleri günlüğe kaydetme kısmı var. Oyun, ilk oyuna göre daha fazla içerik, daha fazla oyun içi öğe ve etkileşim içeriyor. İkinci oyunla birlikte keşif öğeleri de artırıldı.
çevre etkileşimi
Yine ilk oyuna göre bu oyunda etkileşim kurabileceğimiz çok daha fazla nesne var. Bu nesnelerle doğal olarak kendi yolumuzu açabilir ve yapboz dizilerini çözmeye çalışabiliriz. Oyunda yukarıda belirttiğim gibi asıl amacımız farklı yapılara girerek bu yapıların keşfini tamamlamak ve bu yapıların keşfini tamamladıktan sonra ana üssümüze dönerek etkinlikleri daha pahalı hale getirmek. Oyunda kendimizi hep bu döngünün içinde buluyoruz ve sonunda oyunu bitirerek neler olduğunu görebiliyoruz.
Oyunda önce teleskopumuzla gideceğimiz yeri görebiliyoruz ardından haritamızı açarak teleskopumuzla işaretlediğimiz yeri değiştirebiliyoruz. Oyunda bariz ana noktalar ve ana yapılar var. Bu yapılara girebilir, yapıları keşfedebilir ve yapıların içindeki bulmacaları çözebiliriz. Oyunda bu ana yapılar içerisinde toplayabileceğimiz çeşitli objeler bulunuyor. Bu nesnelerin ortasında günlükler, garip bir parlayan nesne ve bir güç çekirdeği var. Bu üç eşyayı toplayarak oyunda ilerleyebiliriz. Ana bölgeye her gittiğimizde bu üç ana maddeyi toplamayı ihmal etmiyoruz.
Yapboz parçaları da işin kolay modülüdür.
Oyunda ana alanlara atılırken bu yapıların içine girip yukarıda bahsettiğim üç temel objeyi topluyoruz ve bu itemlerin ardından buranın keşfini tamamlayabiliyoruz. Ancak tabi ki bu ana alanların ve ana yapıların bazılarında zaman zaman yapboz parçaları da bulunuyor. Bu yapboz parçalarıyla problem olarak karşılaşmıyoruz, yapabileceğimiz şeyler oldukça spesifik ve bu atılımları yaparak bulmacaları ortadan kaldırabilir ve yolumuzu açabiliriz.
Bulmaca bölümlerinin ortasında açılır kapanır köprüler, kırılacak nesneler, yerleştirilecek taşlar ve dahası bulunuyor. Bu mekanikler yapboz parçalarının içinde yer alıyor ve yapılması oldukça kolay bir formda karşımıza çıkıyor. Örneğin bir alana atıldık, kapalı olan köprüyü açmak istiyoruz ve yanında yük koyabileceğimiz bir kısım var. Bu yerin üzerinde ağır bir taş bulup getirip köprüyü açıyoruz. Taşı bulmak aslında oldukça kolaydır. Bulmaca bulmak işte bu kadar kolay. Bu nedenle rastgele bir zorluk yaşayacağınız bir sıralama yok. Bu bulmacaları çözerek o bölgenin keşfini kolayca tamamlayabilir ve bulabildiğiniz nesneleri bularak bu ana alanın tüm koleksiyonluk eşyalarını elde edebilirsiniz.
Çevrede bulduğumuz eşyalar hikaye hakkında bilgi verir.
Yukarıda da belirttiğim gibi oyunda üç temel unsuru bulmakla sorumluyuz. Bu öğelerin ortasında bulabileceğimiz günlükler, parlayan nesne ve güç çekirdeği var. Elbette güç çekirdeği dışında başka nesneleri de envanterimize alabilir ve bu nesneleri günlüğümüze kaydedebiliriz. Oyunda bulduğumuz nesnelerle belli bir hikaye oluşturuyor ve 3-4 günlük bulduğumuzda bu günlükler aynı kategorideyse bize bir parça mesel sunuyorlar. Bu hikaye ile buralarda neler olup bittiğini öğrenmeye çalışıyor ve bu yüzden nesneleri toplamak çok önemli.
Ancak oyundaki hikaye bize daha şiirsel bir biçimde aktarılmaya çalışılmış yani cümleler düz bir biçimde kurulmamıştır. Çoğunlukla felsefi ve şiirsel cümlelerden oluşan bu mesel metinleri ile olayın özünü kavrayabilir ve garip olayları tahmin edebiliriz. Oyunda bulduğumuz bu günlükler ile birlikte çeşitli hikayelerin kilidini açabiliyoruz ve bu hikayelerin kilidini açtığımızda ana hikayenin temelini öğrenmeye çalışıyoruz ve bu şehirde bölgede neler olup bittiğini öğrenmeye başlıyoruz.
Oyunu hikaye için oynamıyoruz
Oyunda arka planda elbette bize bir hikaye sunuyor ama bu hikaye beni tatmin etmiyor. Aslında hikaye sunumu vs gibi mekanikler beklemeyin. Oyunda orta sahnelerde rastgele konuşmalar olmuyor ve bu orta sahneler genellikle kameranın iki kardeşin ortasında sağa sola gitmesi şeklinde oluyor. Oyunda bu sekanslar dışında rastgele bir orta sahne yok, sadece çevreyi keşfederken o binanın sağını ve solunu gösteren bir kamera açısı var.
Hikaye açısından ilk oyunda neyse ikinci oyunda da öyle. Yani pek bir değişiklik yok. Hem hikaye sunumu hem de anekdot çok zayıf. Bağımsız bir yapım olduğu için hiçbir beklentim olmadan oyuna girdim. Bu vesileyle tadını çıkarmaya çalıştım ve bu oyuna bu halde girmenizi tavsiye ederim.
Oyunu beklentilerin olmadan oyna
Bir şekilde ilk oyunu oynadıysanız veya oynamadıysanız bu oyuna girip oynamak isteyip istemediğiniz önemli değil, beklentilerinizi düşük tutun ve oyuna hiçbir beklentiniz olmadan katılmaya çalışın. Bağımsız bir geliştirici tarafından bizlere sunulan bu yapım çok üstün grafik ve animasyonlara sahip değil ve kendinizi hep aynı şeyleri yaparken buluyorsunuz. Oyunda yapabilecekleriniz sınırlı ve bu sınırlı şeylerle birlikte oyunu tamamlamaya çalışıyoruz.
Oyunda yapabileceğimiz şeyler çevreyi keşfetmek, yapılara girerek çeşitli günlükler toplamak, ana alanları keşfetmek ve oralara tırmanıp güç çekirdeğini merkeze yerleştirmek ve daha fazlası. Ancak bunlar doğal olarak her zaman yaptığımız şeyler, bu yüzden sıkılabilirsiniz. Ayrıca oyunun ilerleyen bölümlerinde rastgele yeni mekanikler eklenmez. Bundan dolayı oyun sonuna kadar aynı şeyleri yapıyoruz ki bu da bir süre sonra normal geliyor, bizi yere serebiliyor. Oturup oyunu ister tek seferde bitirin isterseniz de arada bir mola vererek bitirin, yaklaşık 5-6 saatlik bir oyun deneyimini bizlere aktarıyor diyebilirim.
Kısacası oyundan bir beklentiniz olmasın. Oyuna hem hikaye hem de animasyonlar ve grafikler için düşük beklentilerle girin. Aslında oyunda bariz animasyonlar ve mekanikler var. Bu animasyonlar ve mekanikler ile oyunu tamamlayıp rafa kaldırabilirsiniz.
Çevrede keşfedilecek yapılar var.
Oyunda yukarıda da bahsettiğim gibi küçük teknemize atlayarak bu sular altında kalmış şehri keşfediyoruz ve çeşitli yapılara real olarak giderek ne olduklarını görebiliyoruz. Oyunda sağda ve solda belirli yapılar var ve bu makul yapıları keşfedip ne olduklarını öğrenebiliyoruz. Bu yapıların yanında etkileşime geçebileceğimiz kısımlar var, etkileşime girdiğimiz anda yapıların tanıtımı bize sunuluyor ve rastgele alt yazı vs olmaması adetten. Sadece binanın etrafında dönen bir kamera ve bu yapının ne olduğunu tam olarak anlamaya çalışıyoruz.
Oyunda bu şekilde keşfedebileceğimiz onlarca harap yapı var ve bunları keşfetmek de bizim işimiz. Oyunda çevreyi keşfederken suların üzerinde ilerliyor, şehrin geçmişini keşfediyor ve farklı yapıların ortasında gidip geliyoruz. Ancak bu yapıları keşfetmek size rastgele bir artı sağlamaz, sadece oyunun temel kısımlarını keşfedersiniz. Başarılara takıntılıysanız, etrafınızdaki her şeyi keşfedebilir ve tüm keşfedilebilir şeyleri keşfettikten sonra bu başarıları elde edebilirsiniz. Ama sadece başarı için yararlı olabileceğini söyleyebilirim.
Oyunda aksiyon ve dövüş sistemi bulunmuyor.
Keşif, macera ve gizem unsurlarının açılıp harmanlandığı bu yapıda aksiyon ve dövüş mekanikleri bulunmuyor. Bu nedenle, arkanıza yaslanıp oyunda eğlenceli zaman geçirmek istiyorsunuz. Oyunda sadece çevreyi keşfedebilir, çeşitli harap yapılara girebilir, bu yerleri araştırabilir, bulmacaları çözebilir ve bu binayı tamamen bitirmeye çalışabilirsiniz. Oyun tamamen bununla ilgili ve rastgele bir dövüş veya aksiyon sistemi yok. Yani önünüzde rastgele bir düşman ya da tehlike yok. Bu nedenle çevrenizi rahat bir şekilde keşfedebilir ve oyunu tamamlamaya çalışabilirsiniz.
Sırtınıza yaslanarak oynayabileceğiniz ve her zaman çevreyi keşfedebileceğiniz bu yapımda birçok su altındaki bina, garip yapılar, keşfedilecek hayvanlar ve daha fazlası var.
gündüz ve gece döngüsü
Batık: Gizli Derinlikler’de geçirdiğimiz süre boyunca bir de gece ve gündüz döngüsü var. Olağan gece ve gündüz döngüsü gerçek saatle çalışmaz ve oyunda yaptığımız atılımlara göre değişir. Oyunda belli bir süre geçirdikten sonra hava kararabiliyor ya da önceden karanlıksa gündüze dönebiliyor. Bundan dolayı oyunda gece ve gündüz döngüsü var ve kendinizi güneşin ve manzaranın altında bulurken aynı anda hem karanlığın hem de ay ışığının altında bulabilirsiniz. Bu sayede oyunun atmosferi değişiyor ve farklı ışıklar altında oyunu bitirmeye çalışıyorsunuz.
Oyunda yine dinamik yağmurlar var. Yani oyunda güneş parlarken diğer yandan kara bulutlar bir anda önünüze gelip yağmurun başlamasına neden olabiliyor. Oyun gereği böyle mekanikler var ve ortam – atmosferin değiştiğini görebilirsiniz. Bu da oyuna güzel bir değişiklik ve çeşitlilik katıyor. Oyunu farklı renk paletleri ile ve farklı döngülerde oynamak güzel olabilir.
Özelleştirme sistemi
İlk oyunda olmayan ancak ikinci oyunla birlikte eklenen yeni bir mekanikten bahsetmek istiyorum. Bu mekanik aynı zamanda özelleştirme sistemidir. Oyundaki bu özelleştirme sistemi sayesinde karakterimizin saçını, kıyafetlerini ve küçük teknemizin yapısını değiştirip özelleştirebiliyoruz. Doğal olarak özelleştirmek için bu nesneleri çevreden bulmak ve ana alanlardan toplanması gereken nesneleri toplamak gerekiyor. Bu nesneleri topladıktan sonra karşımıza rastgele bir özelleştirme mekaniği sunuluyor, bu sayede karakterin görünümünü veya teknenin görünümünü değiştirebiliyoruz.
İlk oyunda olmayan bu mekanik çok güzel bir formda karşımıza çıkıyor ve bu özelleştirme sisteminde çevreyi keşfetmekle birlikte yeni görünümler elde edebiliyoruz. Normal oyunda her bölüm için dört farklı özelleştirme seçeneği eklendi. Yani saçınıza sadece dört farklı şekil verebiliyor, sırtınıza dört farklı kıyafet giyebiliyor ve dört farklı şekilde teknenizi özelleştirebiliyorsunuz. Ayrıca her biri sadece görünümden ibaret olduğundan oyunda size rastgele bir katkı ya da ekstra bir avantaj söz konusu değildir. Ama yine de çok güzel bir eklenti olduğunu söyleyebilirim.
Oyun değerlendirmesi
İlk oyuna göre birçok mekanik ve yeni içerik barındıran Submerged: Hidden Depths’i toplam 7.4 saat ile bitirdim. Normalde 5 saatlik bir zaman dilimi ile bu oyunu bitirebilirsiniz ama ben bütün başarımları alıp yeri tamamen açmaya çalıştım. Dilerseniz bu saat dilimleri içerisinde oyunu bitirebilir ve bu süreyi tamamen kendinize göre ayarlayabilirsiniz.
Oyunun tüm özelliklerinden bahsettik ve kısaca özetlemem gerekirse: İlk oyuna göre çok daha fazla mekanik ve animasyon var. Animasyonlar ilk oyuna göre daha akıcı bir formda karşımıza çıkıyor ve hem karakterlerin tırmanma biçimleri hem de koşu mekanikleri daha akıcı hale getirilmiş. Ancak ilk oyunun incelemesinde bahsettiğim karakterin drift durumu burada da yer alıyor. Yani sağa ve sola ani hareketler yaptığınızda karakterin aslında o yöne doğru kaydığını hissedebiliyorsunuz. Bu benim için bir sorun yaratmadı ama sizin için muhtemelen olumsuz bir niyetin temelini oluşturabilir.
Yine ilk oyuna göre karakterlerin çizimleri ve yapısı değişmiş. Bunun dışında karakterler daha çok çizgi film benzeri bir yapıya bürünmüş ve kendimizi çizgi filmlerin içinde bulabiliyoruz. İlk oyuna göre harita biraz daha büyük ve bu yapımda keşfedilecek daha çok alan olduğunu görebiliyorsunuz. İlk oyunu oynadıysanız, burada yeniden keşfedilecek daha çok alanımız, daha çok hayvan ve çözecek daha çok bulmacamız olduğunu görebilirsiniz. İçerik olarak ilk oyuna göre daha fazla içerik sunduğunu söyleyebilirim.
Yani bu tarz keşif içeren macera oyunlarını seviyorsanız, herhangi bir beklentiniz yoksa ve boş zamanınızı değerlendirmek istiyorsanız bu oyuna bir göz atıp deneyebilirsiniz. Oyunda yapabilecekleriniz sınırlı olduğu için oyunu kısa sürede bitirip tamamlayabileceksiniz.
